1 Ağustos 2010 Pazar

0

Sevgili Günlük-Cunda'dayız 2



       Genellikle burada esnaf, dondurmacısından, lokmacısına, pazar tezgahlarına, restaurantlara kadar hep çok ilgili ve güleryüzlü. Hele bir dondurmacı var, kızarmış dondurma yedik orada. Hepsi ayrı tatlı çocuklar. Onlara bayıldık ve her gittiğimizde uğramadan duramadık. Zaten en çok onların önü kalabalık,ilgi-alaka sanırım herkesi çekiyor.Taş Kahve servis elemanları bu konuda eksikti ne yazık ki. Kedilerin bolluğu ve rahatlığı dikkat çekiciydi. Cunda'nın meşhur keçisi, kedisi, delisi üçlemesinde kedi ve keçiyi bol miktarda gördük. Henüz deli görmedik neyse ki :)




       Genellikle burada esnaf, dondurmacısından, lokmacısına, pazar tezgahlarına, restaurantlara kadar hep çok ilgili ve güleryüzlü. Hele bir dondurmacı var, kızarmış dondurma yedik orada. Hepsi ayrı tatlı çocuklar. Onlara bayıldık ve her gittiğimizde uğramadan duramadık. Zaten en çok onların önü kalabalık,ilgi-alaka sanırım herkesi çekiyor.Taş Kahve servis elemanları bu konuda eksikti ne yazık ki. Kedilerin bolluğu ve rahatlığı dikkat çekiciydi. Cunda'nın meşhur keçisi, kedisi, delisi üçlemesinde kedi ve keçiyi bol miktarda gördük. Henüz deli görmedik neyse ki :)



       Taş Kahve' de önce meşhr Ayvalık tostumuzu yedik. Üzerine kahvemizi içtik. Yan taraftaki lokmacıdan da lokma tatlımızı alıp orada yedik. Ben tatlı sevmememe rağmen lokmayı çok beğendim. Daha önce yediklerimin arasında en çıtırı ve en hafifiydi. Ayvalık tostunu çok farklı bulmadık açıkçası. Büfe sucuğuyla değil de bizim geleneksel sucuğumuzla yapılsa belki daha lezzetli olur.



       Şu anda bu minderlerden yazıyorum size. Bizim ralarda hava çok sıcakmış. Burası sürekli esiyor, en çok bunu sevdik zaten.

Tekrar yazıyorum; SENİ SEVDİM CUNDA!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

back to top