22 Şubat 2011 Salı

0

Nasıl ayrılmalı?

"Beni hangi sokağın köşesinde ekti bilmiyorum. Bir iki adım önden gidiyordum, simitçiyi gördüm 'gel simit alalım' dedim, sesi çıkmadı. Durdum simitçinin yanında 'istiyosun di mi?'diye sordum. 'Buyur?' dedi simitçi.

'Yok ben arkadaşa..' dedim. Ee?? Nerde arkadaş!? Yoktu, bırakıp gitmişti beni.
'Ben bi simit alayım' dedim, simitçi güldü biraz. Elimde sıcak, çıtır bi simitle kala kaldım. Bir başıma.

Bir daha da ondan haber alamadım. Aramadı, aramadım inadına. Çok efendi terk etmişti beni. Yani, şimdi böyle diyorum tabii. Üzerinden kaç mevsim geçmiş, kaç simit.

Şimdi diyorum ki, işte böyle terk edilmeli sevgililer. Konuşup anlaşarak, arkadaş kalarak ayrılmanın eski havası kalmadı. Kavga gürültü düzeyli çemkirme desen vakayı adiyeden. Baktın olmuyor, bütün yan sokaklar senin. Sap birine çek git. Kalan, anlayacaktır."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

back to top